Lübnan'da renkli ramazan gecelerinin yaşandığı şehir: Tarihi Sayda

Lübnan'ın güneyindeki tarihi Sayda kentinde ramazan ayı, geleneksel ve kültürel etkinliklerle çok renkli geçiyor.

Osmanlı döneminden kalan Sayda'nın eski şehir bölgesinde yer alan hamam, cami, han ve "Bab'ul Saray - Saray Kapısı" ramazan boyunca birçok Lübnanlıyı ve turisti ağırlıyor.

Labirent benzeri sokaklardan geçtikten sonra Saray Kapısı önündeki meydana varanlar, karşılarında eğlenen çocuklar, sahura kadar açık restoranlar ve geleneksel tatlı satışı yapılan dükkanları görüyor.

Meydanı renkli kılan bir diğer husus da ülkedeki kronik elektrik krizine rağmen ramazan ayı boyunca buranın sahur vaktine kadar aydınlatılıyor olması.

300 yıllık tatlıcı

Sayda'nın meşhur ve geleneksel tatlısı peynirli kadayıfın en çok tercih edilen adresi meydandaki "Ya Seyfo Tatlıcısı" 300 yıllık bir dükkan.

Peynirli kadayıf mübarek ramazan ayında buraya gelen herkesin iftardan sonra tatmak istediği lezzetlerin başında yer alıyor.

AA muhabirine konuşan 51 yaşındaki Seydeddin Abdo, aile müessesi olan dükkanı babasından devraldığını söyledi.

Abdo, yıl içinde en çok satış yaptığı, insanların kuyrukta beklediği bereketli bir ay olmasından dolayı ramazanı "altın ay" şeklinde isimlendirdiğini belirtti.

Lübnanlı tatlıcı, ülkenin farklı bölgelerinden gelen vatandaşların sahura kadar meydanda kaldığını ve mutlaka peynirli kadayıfı denediklerini dile getirdi.

Sokakta ramazan manileri söyleyen müzik grubu

Meydana renk katanlar arasında ramazana ait geleneksel maniler söyleyip eski şehri dolaşan bir müzik grubu da bulunuyor.

Osmanlı dönemine ait fes, şalvar ve yelek gibi geleneksel kıyafetleri giyip müzik enstrümanları çalan ekibin başındaki Cebel Cevher, "Her yıl düzenlediğimiz bu etkinlikle Sayda'nın meydan ve sokaklarında dolaşarak, ramazandaki eski geleneği ve manevi atmosferi vatandaşlara yaşatmaya çalışıyoruz." dedi.

Önce yerel bir televizyonda böyle bir performans gösterdiklerini ve büyük ilgiyle karşılaştıklarını söyleyen Cevher, "Biz de sokağa inmeye karar verdik. Lübnan'ın mirasını kıyafetimiz ve manilerimizle yaşatmaya çalışıyoruz. İnsanlar da bizi seviyor. Bab'ul Saray'daki kafe ve sokakları gezip insanları eğlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.

Tarihi hamam kültür merkezi oldu

Eski kentin dar ve taş yapılı sokaklarının arasında yer alan ve Osmanlı döneminde inşa edilen "Yeni Hamam" ülkedeki bir sivil toplum kuruluşunun yardımıyla 2019'da restore edilip yeniden hizmete açılmış.

Hamam asli görevini bugün görmese de içinde her ramazan farklı kültürel etkinlikler düzenleniyor.

Hamamın duvarları yağlı boya tabloların yer aldığı bir resim galerisi işlevi görürken, ortadaki büyük giriş salonu da şiir ve yazarların sohbeti için kullanılıyor.

Yeni Hamam'daki etkinliklerin organizatörü Dina Caradi, "Ramazan ayı boyunca neredeyse her gün farklı kültürel etkinlikler düzenliyoruz." dedi.

Sanatçıların ramazanın ruhuna uygun şekilde sanatlarını icra edebilmeleri için hamamı orijinal yapısını koruyarak bir kültür merkezine çevirdiklerini aktaran Caradi, "Burada koro, şiir, müzik, öykü dinletileri ve tiyatro oyunları da sergileniyor." diye konuştu.

Tüm dinlerden ziyaretçiler

Saray Kapısı Meydanı sadece Müslümanları değil her dinden ziyaretçileri ağırlıyor.

Meydanda arkadaşlarıyla oturup çay içen Lübnanlı Vayil Kadi, "Sayda'daki ramazan gecelerinin atmosferi ülkenin diğer kentlerinden farklı. Tüm aile ve arkadaşlarla sahura kadar meydanda oturuyoruz." dedi.

Kadi, iftardan sonra Müslümanların yanı sıra Hristiyan ve Dürzilerin de buradaki canlılığa ve insan kalabalığına karışmak için Sayda'ya geldiğini söyledi.