Dengeli Ve Sağlıklı Beslenme Üzerine
Dengeli Ve Sağlıklı Beslenme Üzerine Ekolojik dengelerin altüst olduğu günümüzde beslenmede denge oluşturulması gerekmektedir. Bunun içinde vücudun ihtiyacı olan kalori ve minerali besin gruplarından dengeli bir şekilde almak şarttır. Yiyeceklerimizin arasında mutlaka lifli gıdalar bulunmalıdır.
Dengeli Ve Sağlıklı Beslenme Üzerine
Ekolojik dengelerin altüst olduğu günümüzde beslenmede denge oluşturulması gerekmektedir. Bunun içinde vücudun ihtiyacı olan kalori ve minerali besin gruplarından dengeli bir şekilde almak şarttır. Yiyeceklerimizin arasında mutlaka lifli gıdalar bulunmalıdır.
Sağlıklı bir yaşam için katkı maddesi içermeyen besinlere olabildiğince yer vermeliyiz. Çağımızın hastalıklarına karşı etkili maddeleri bünyesinde bulunduran besinleri tercih etmek, vücudumuzu korumanın ilk adımıdır. Besinlerde anti kanserojen maddelerin neler olduğunu bilmek ve mönüleri buna göre düzenlemek, sağlığımız açısından çok önemlidir.
Glütensiz beslenmede önemli olan vücudun demir, çinko, B6, B12 gibi vitamin ve minerallerden eksik kalmaması ve emiliminin artmasıdır.Türk mutfağının vazgeçilmezi olan geleneksel besin kaynağı baklagiller ailesi binlerce yıldır yemek kültürümüzün büyük bir kısmını oluşturuyor.
Pirinç ve bakliyat; karbonhidrat, protein, vitamin ve mineral yönünden zengin, sağlıklı beslenmek için gerekli gıda maddeleridir. Lifli yapıları ve içerdikleri hayvansal olmayan proteinler nedeniyle sağlıklı beslenme diyetlerinde de tercih edilmektedir. Sağlıklı beslenmeye olan ilginin gün geçtikçe artmasıyla lifli doğal ürünler tüketilmeye başlanmıştır. Etten daha fazla protein içeren bu besleyici ürünler kolesterol içermemekte, buna karşılık demir, fosfor ve kalsiyum gibi besin bileşenlerince içeriğinde barındırır. Şişmanlatmadan vücudun ihtiyacına uygun kaloriyi sağlamaktadırlar. Doymuş yağ ve kolesterolce zengin olan ete karşı, bir alternatif protein sağlayıcı olarak bakliyat tüketilmesi uygundur. Çünkü her lezzetli sağlık tanesinde doğal yağ, karbonhidrat, selüloz (lif), madensel tuz, su, B ve E vitaminleri bulunmaktadır.
Baklagiller glütensiz olması ile birlikte hem oldukça besleyici hem de sağlık açısından faydalıdır. Kuru baklagiller, bitkisel proteinin yanı sıra karbonhidrat ve posa içeriyor. Baklagillerin önemli protein kaynaklarından biri olması yanında yüksek lif içerikli olmaları, demir, magnezyum mineralleri, B12 vitamini sayesinde vücudun hastalıklara karşı etkin savunma sistemine destek olmaları nedeniyle pandemi sürecinde ayrı bir önem kazandı. Yapılan araştırmalar yeterli miktarda baklagil tüketiminin pek çok hastalığa karşı koruyucu olduğunu ortaya koyuyor.
Günümüzde de tüketicinin bilinçlenmesi ile birlikte bitki bazlı kaliteli ve sağlıklı gıda tüketim alışkanlığı da oldukça önemli hale geldi.Bitkisel ürünlerin sağlık üzerine etkilerini farkında olan bireyler ile vegan beslenmeyi yaşam biçimi haline getirmiş kesimler tarafından da bakliyat ürünlerinin tüketimi yaygınlaşmaktadır.
Baklagiller yüksek derecede bitkisel protein içermelerine rağmen glüten içermedikleri için çölyak hastaları için en besleyici alternatiftir.Kuru baklagiller kolesterol içermedikleri gibi içerisinde bulunan diyet lifleri sayesinde kolesterolü kanda bağlayıp vücuttan uzaklaştırıcı etkisi nedeniyle kalp hastalıklarından koruyucu etkisi olduğu bildirilmektedir. Kuru baklagiller özellikle nohut dengeli yağ asit içeriği ve fitoöstrolleri içermesi açısından besin kategorisinde birinci sırada olduğunu söyleyebilirim. Baklagilleri her gün, ya da en azından haftada en az 3 kere yemek gerekiyor.
Nohut, kuru fasulye, kuru börülce ve yeşil mercimek gibi baklagiller doğanın bize kan şekerini düşürmek için sunduğu nadir besinlerdendir. Bu grubun kan şekerini düşürme etkisi bakliyatların glisemik indeksinin düşük olmasından kaynaklanıyor. Yani bağırsaklarda sindirimi yavaş oluyor ve kana geçiş hızı da bir o kadar sağlıklı ve yavaş oluyor. Dünya beslenme alışkanlıklarının günden güne farklılaşması ve tüketici tercihlerinin değişmesi ile geleneksel bakliyat çeşitlerinin yanında kinoa, chia, beluga mercimeği, siyah fasulye, siyah nohut, siyah pirinç, amarant gibi ürünler sağlıklı beslenme listelerinin üst sıralarında yer almaktadır. Dünya mutfaklarında da yer alan bu lezzetler glüten hassasiyeti olanlar için önerilebilecek besin gruplarındandır.
Lif içeriği yüksek olması nedeniyle uzun süre tokluk sağlar ve sindirimi kolaylaştırır. Demir, fosfor, magnezyum ve kalsiyum bakımından da zengindir. Glisemik indeksi düşüktür, kan şekerini hızlı yükseltmez. Glüten içermeyen bu ürünler çölyak hastaları için iyi bir enerji ve protein kaynağıdır.
IŞILAY REİS YORGUN