Protestolarla Gündeme Gelen Machu Picchu Antik Kenti'ni Sizler için Araştırdık

2007 yılında Dünyanın Yedi Harikasından biri seçilen ve aynı zamanda Unesco Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Machu Picchu kenti, Peru'da And Dağlarının zirvesindeki bir platoda bulunuyor.

1450’li yıllarda inşa edilen kent İspanyol kolonilerinin bölgeye gelmesi ve İnkaların çöküşüyle 1560’larda terk ediliyor. 1911 yılında Hiram Bingham tekrar keşfedene kadar şehir sadece yerel çiftçiler tarafından biliniyor. Keşifle birlikte Bingham ve ekibi şehir üzerine çalışmalara başlıyor. İlerleyen yıllarda National Geographic tarafından şehrin kapsamlı fotoğrafları ve yazısı yayımlanıyor ve Peru hükümeti şehri Ulusal Anıt ilan ediyor.

Şehrin konumunu dini, siyasi ve idari bir merkez oluşunu vurguluyor. Antik şehrin inşasında mimarlık, mühendislik ve astronomi uzmanlarıyla çokça işçinin çalıştığı ve İnka Pachacuti için mülk olarak inşa edildiği düşünülüyor. Bunun yanı sıra İnka liderine saygı sunmak için bir hac yeri olma özelliğine de sahip.

1930’lardan bu yana Peru hükümeti alan üzerinde araştırmalar sürdürüyor ve bu miras alanını turizmin sürdürülebilir gelişmesini sağlamak adına kullanıyor.

Deniz seviyesinden 2430 metre yükseklikte bulunan kenti her yıl bir milyondan fazla turist ziyaret ediyor. Şehir kalıntılarının uzun zaman müdahale edilmeden durabilmesi, şehrin içinde bulunan doğa ve manzara, bölgenin biyolojik çeşitliliği gibi sebeplerin yanı sıra antik şehre ulaşmanın da başlı başına bir macera oluşu; şehrin birçok ziyaretçi tarafından dikkat çekmesine neden oluyor.

Antik şehre ulaşmanın en temel yolu Cusco şehrinden geçiyor. Cusco şehrine ulaşmak ise Peru’nun her şehrinden mümkün. Machu Picchu Antik Kentine ise üç saatlik bir tren yolcuğuyla ya da minibüs ve yürüme parkuruyla ulaşmak mümkün. Minibüs kullanılarak varılan yürüme parkuru iki buçuk saat sürüyor. Bu iki yöntem dışında Inca Trail yolu üzerinden dört günlük yürüme rotası da bulunuyor. Ancak bu yol sadece tur aracılığıyla kullanılabilir.