Dünyadaki bütün buzullar erirse ne olur?

TAKİP ET

Dünyadaki bütün buzullar erirse ne olur?

Ülkelerin son iklim taahhütleri, yaşadığımız yüzyılın sonuna kadar dünyanın 2,7 derece daha sıcak olmasına neden olacak.

Bu durum yaklaşık 2 milyar insan için hayati derecede önemli su kaynaklarının yok olması anlamına geliyor.

Dağ buzullarının erimesinin deniz seviyesinin yükselmesinin üçte birinden sorumlu olacağı tahmin ediliyor.

Araştırmacılar özellikle 1 kilometrekareden küçük buzulların daha kırılgan olduğunu söylüyor.

Uzmanlar Orta Doğu, Kafkaslar, ABD ve Yeni Zelanda gibi bazı bölgelerde buzul kütlelerinin en iyi ihtimalle yüzde 60; en yüksek ısınma senaryosunda yüzde 100'ünün kaybedileceğini belirtiyor.

Araştırma Grönland ve Antarktika buzulları dışındaki buzulları inceliyor.

Bütün buzullar erirse ne olur?

Dünyanın kuzey kutbunda güneyinden farklı olarak bir buz kıtası yok. Artktik okyanusundaki buzların bir bölümü her yaz eriyip suya karışırken her kış yeniden donuyor.

Ancak iklim krizinin etkisiyle donan Arktik deniz buzu kütlesi her ay küçülüyor ve inceliyor.

Amerikan Ulusal Uzay Ajansı (NASA)'ya göre dünyanın kuzeyindeki Arktik deniz buzu genişliğinin en fazla azaldığı Eylül ayında, 10 yılda bir ortalama yüzde 13 küçülme yaşanıyor. Bu, en az bin yıldır görülmemiş bir durum.

Deniz buzulları, diğer buzullar gibi, dünya ısındıkça eriyor ve erimeleri dünyayı daha fazla ısıtıyor.

Bu durum yeryüzünün yüzey albedosunun değişiminden kaynaklanıyor.

Albedo, yani yansıtma kapasitesi, yüzeyin rengi açıldıkça artıyor. Kutupların beyaz karlar yerine koyu renkli sularla kaplı olması daha fazla ısı tutmasıyla sonuçlanıyor.

Hali hazırda görülmeye başlanan bir diğer gelişmeyse okyanus akıntılarının, ısı ve tuzluluk dengesinin değişmesiyle dünyanın iklimini düzenleme kapasitelerinin azalması.

Su yoğunluğundaki farklılıktan kaynaklanan ve taşıyıcı bant olarak bilinen derin okyanus akıntıları, sıcak suyla soğuk suyun yer değiştirmesini ve sudaki besinlerin taşınmasını sağlıyor.

Buzulların erimesiyle birlikte Arktik'teki tuzlu su yoğunluğunun azalması bu akıntıların yavaşlamasına katkıda bulunuyor.

Uzmanlara göre bu durum Avrupa'da mini bir buz çağının yaşanmasının önünü bile açabilir.

Araştırmalar, insanlık tarihinde tarım toplumuna geçişin dünya ikliminin stabil hale gelmesiyle eşzamanlı olarak gerçekleştiğini söylüyor.

İklimdeki belirsizlikle birlikte tarım faaliyetlerinde bozulmaya bağlı gıda güvenliği krizinin derinleşmesi de muhtemel.