Biraz batı, biraz doğu: Tulûat tiyatrosu

TAKİP ET

Tulûat sanatının en iyi ustalarından Naşit Özcan'ın tiyatrosunda bir gece

Geleneksel halk tiyatrosu 19. yüzyılda Batı tiyatrosuyla tanışır. Bu iki akımın birleşmesiyle tulûat tiyatrosu ortaya çıkar. Olay örgüsü bilinir ancak bir metne dayanmadan, doğaçlama yapılarak oynanan bir sahne sanatıdır. Bir bakıma doğu ile batının sentezinden ortaya çıkmış bir sanattır.

Bu sayıda tulûat tiyatrosunun en büyük sanatçılarından Naşit Özcan'ın odağımıza alıyoruz. 17 Ekim 1933 tarihli Akşam gazetesinde yer alan "Naşit Bey'in tiyatrosunda 4 saat..." başlıklı yazı beş sütun boyunca bu büyük sanatçıdan bahseder. Yazının ilk cümlesi ise oldukça nettir: "İstanbul'un en ücra semtlerine, şehrin en ucundaki tahta evli mahallelere kadar gidip sorun. Komik-i şehir Naşit'in ismini bilmeyen var mıdır?"

Gerçekten de o dönemde Naşit'in ismini bilmeyen yok. Hatta gündeme dair yorumlarını ya da nasıl bir espri patlatacağını merak edenler tekrar tekrar oyunlarını izlemeye gidiyorlar.

11 Kasım 1936 tarihli Son Posta gazetesinde Naşit Özcan ile yapılan söyleşiden bir kesit

- Niçin güldürmeyi tercih ettiniz? 

- Niçin gülmeyi tercih ettiniz?

Zamanda yolculuğa başlıyoruz.

Bugüne döndüğünüzde tekrar görüşmek üzere,

Tiyatro oyun eskiler