Tarihe Geçen Türk Kadın Sporcular

Tarihe Geçen Türk Kadın Sporcular

Türk spor tarihinde iz bırakan kadın sporcuları keşfedin. Sahada, pistte ve ringde gösterdikleri başarılarla tüm dünyada adlarından söz ettiren bu ilham verici kadın sporcular, azim ve cesaretleriyle yeni nesillere örnek oluyor.

İnsanlık tarihi boyunca kadınlar, liderlik ruhları, azimleri ve fark yaratma güçleriyle dünyayı şekillendirdiler. Ancak erkek egemen alanlarda yükselmek her zaman kolay olmadı. Özellikle spor dünyasında… Yıllarca erkeklerin sahası olarak görülen bu alanda, Türk kadın sporcuları gösterdikleri üstün başarılarla kuralları yeniden yazdı.

Bu listede yer alan kadın sporcular, tüm dünyada ses getiren performanslarıyla hem tarih yazıyor hem de geleceğin kadınlarına ilham veriyor.

Yüzme

Merve Tuncel – Milli Yüzücü

2005 doğumlu Türk milli yüzücü Merve Tuncel, genç yaşına rağmen Türkiye yüzme tarihinde iz bırakan sporculardan biri. Ankara doğumlu Tuncel, 10 yaşında başladığı yüzme kariyerinde kısa sürede fark yaratarak hem ulusal hem uluslararası arenada büyük başarılara imza attı. 400, 800 ve 1.500 metre serbest branşlarında Türkiye rekorlarını elinde bulunduran sporcu, Avrupa Gençler Şampiyonası’nda kazandığı altın madalyalarla adını dünyaya duyurdu.

Tokyo 2020 Olimpiyatları’nda Türkiye’yi temsil eden Merve Tuncel, uzun mesafedeki dayanıklılığı, güçlü teknikleri ve istikrarlı performansıyla “Türk yüzme tarihinin geleceği” olarak gösteriliyor. Genç yaşına rağmen sergilediği kararlılık ve başarılarıyla, Türkiye’de kadın sporcular için ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Defne Kurt – Milli Para Yüzücü

24 yaşındaki millî yüzücü Defne Kurt, 2025 Dünya Para Yüzme Şampiyonası’nda 100 metre kelebek açık yaş kadınlar S10 kategorisinde 1.03.91’lik derecesiyle Avrupa rekoru kırarak üçüncü altın madalyasını kazandı. Şampiyonanın açılış gününde 50 metre serbest stil S10 ve 200 metre karışık SM10 kategorilerinde de altın madalya kazanan Kurt, Türk sporcuları arasında tarihe geçti.

Yüzme serüvenine 9 yaşında başlayan Defne, geçirdiği bir kaza sonucu omurgasında kırık oluşmasına rağmen sporu bırakmadı. Uzun süren fizik tedavi ve yeniden inşa ettiği fiziksel gücüyle birlikte zihinsel dayanıklılığını da geliştiren bu genç sporcu, aylar süren yoğun hazırlık sürecinin ardından Singapur’da altınla taçlandırdığı büyük bir başarıya imza attı.

Bengisu Avcı – Türk Ultra-Maraton Yüzücüsü ve Antrenör

1996 İzmir doğumlu Bengisu Avcı, Türkiye’nin uluslararası açık su yüzücülüğündeki öncü kadın sporcularından biri. 2011 yılında Açık Su Milli Takımı’na girerek başlayan kariyerinde; 2018’de Manş Denizi’ni, 2022’de Catalina Kanalı’nı, 2023’te Cebelitarık Boğazı’nı, 2024’te ise Cook ve Molokai Boğazları’nı geçti. Molokai Kanalı’nı 12 saat 10 dakikada tamamlayarak bu parkuru geçen ilk Türk ve Avrupa’nın en hızlı kadını unvanını aldı.

Son olarak Japonya’daki Tsugaru Kanalı’nı da yüzerek geçen Avcı, dünyanın en zorlu yedi açık su parkurundan oluşan Oceans Seven’ı tamamlayan ilk Türk sporcu olarak tarihe geçti. Manş’tan Tsugaru’ya uzanan bu destansı yolculuk, Bengisu Avcı’yı cesaretiyle sınırları aşan bir rol model haline getirdi.

Aysu Türkoğlu, Açık Su Yüzücüsü

2001 doğumlu Aysu Türkoğlu, milli yüzücü ve açık su branşında Türkiye’nin genç yetenek sporcularından biri. Bodrum’da dünyaya gelen Aysu, Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Bölümü’nde eğitimine devam ediyor. Yüzmeye 7 yaşında başlayan genç sporcu, 14 yaşında açık su yüzme branşına yönelerek kısa sürede Türkiye’nin gurur kaynaklarından biri haline geldi.

İlk uluslararası başarısını 6 kilometrelik Aquamasters yarışında kadınlar klasmanında birinci olarak elde eden Aysu, 2022’de Manş Denizi’ni 16 saat 28 dakikada, 2023’te Kuzey Kanalı’nı 11 saat 48 dakika 19 saniyede yüzerek geçti. 2024’te zorlu hava koşullarına rağmen gece yüzüşüyle Cook Boğazı’nı, aynı yıl Catalina Kanalı’nı 11 saat 36 dakikada, 2025’te ise Kaiwi Kanalı’nı 21 saatte tamamlayarak adını tarihe yazdırdı.

Türkoğlu, kilometrelerce süren bu parkurlarda kendi sınırlarıyla da mücadele ediyor. Azmi, cesareti ve bitmek bilmeyen inancıyla Aysu, Türk kadın sporcuları arasında ilham veren bir figür olarak yoluna devam ediyor.

Sümeyye Boyacı – Milli Yüzücü

Altın madalyalı paralimpik yüzücü Sümeyye Boyacı, Türk sporcular arasında en ilham verici hikâyelerden birine sahip. Akvaryumda gördüğü kolları olmayan balıklardan etkilenerek, 2008 yılında yüzmeye başlayan Boyacı, kısa sürede Türkiye’yi gururlandıran bir isim haline geldi.

Dünya Paralimpik Yüzme Şampiyonası’nda ikincilik, Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda dördüncülük ve sayısız madalya kazanan milli sporcu, “Kollarım olmayabilir ama kimsenin görmediği kanatlarım var” sözleriyle milyonlara ilham verdi.

2020 yılında Barbie’nin ‘Rol Modelleri’ serisine seçilerek dünya çapında farkındalık yaratan Sümeyye Boyacı, hem azmin hem de inancın sembolü olarak Türkiye spor tarihinde unutulmaz bir yere sahip.

Dalış

Şahika Ercümen, Milli Serbest Dalışçı

Dünya rekortmeni Şahika Ercümen, serbest dalışın hem Türkiye’de hem de dünyada en çok konuşulan kadın sporcularından biri. Türkiye’nin ilk kadın serbest dalış eğitmeni olan Ercümen, 1998’den bu yana katıldığı yüzme ve sualtı sporları müsabakalarında 100’ün üzerinde madalya kazandı. Hem ulusal hem uluslararası arenada kırdığı rekorlarla, sualtında sınırları yeniden tanımlamaya devam ediyor.

2011’de Avusturya’da buzaltı yatay dalış, 2014’te Kaş’ta paletsiz değişken ağırlıkla 91 metre, 2019’da Mersin’de Gilindire Mağarası’nda 100 metreye tek nefeste dalış, 2023’te Bahamalar’da 100 metrelik sabit ağırlık dalışı… Her biri birer dünya rekoru niteliğinde olan bu başarılar, Ercümen’i sualtı dünyasının efsaneleri arasına taşıdı.

Aynı zamanda çevre aktivisti kimliğiyle de tanınan Şahika Ercümen, iklim krizi ve buzulların erimesine dikkat çekmek amacıyla Baykal Gölü’nde 50 metrelik buzaltı dalışı gerçekleştirdi. Bu tarihi dalış, Birleşmiş Milletler’in 2025’i “Uluslararası Buzulların Korunması Yılı” ilan etmesine ilham veren farkındalık çalışmalarından biri oldu.

Cumhuriyet’in 100. yılına özel olarak Hatay’da 106 metreye dalarak Sırbistanlı Lena Balta’nın 105 metrelik rekorunu kıran Ercümen, “en derin Türk kadın sporcusu” unvanını da resmen tescilledi. Cesareti, vizyonu ve doğaya olan duyarlılığıyla Şahika Ercümen, hem spor dünyasında hem de toplumda ilham veren bir figür olmayı sürdürüyor.

Yağmur Ergün, Milli Serbest Dalışçı

1994 doğumlu Yağmur Ergün, serbest dalışta Türkiye’yi uluslararası arenada başarıyla temsil eden kadın sporcular arasında parlayan bir isim. 2001-2010 yılları arasında profesyonel olarak yüzdükten sonra, 2021’de serbest dalışa yöneldi ve kısa sürede büyük başarılara imza attı.

2023 yılında Ankara’da düzenlenen Türkiye Serbest Dalış Şampiyonası’nda paletsiz dinamik branşında 131 metre dalarak Türkiye rekoru kırdı. Aynı yıl Mısır’daki AIDA Freediving World Cup’ta, Şahika Ercümen’e ait olan rekoru geçerek 58 metre dalışıyla dünya şampiyonu oldu.

2024 Türkiye Şampiyonası’nda 141 metre ile kendi rekorunu geliştiren Ergün, dinamik tek paletli branşta tek nefeste 220 metre dalarak 11 yıldır kırılamayan bir rekoru egale etti ve dünyada ilk üç kadın sporcu arasına girdi. Spor kariyerinin yanı sıra bankacılık sektöründe çalışan Yağmur Ergün, iki farklı alanda gösterdiği disipliniyle dikkat çekiyor.

2025 yılında ise The World Games Series’in ikinci ayağına katılmaya hak kazanan Ergün, dünyanın en iyi 8 kadın serbest dalışçısı arasına seçildi.

Bugüne kadar birçok rekora imza atan Yağmur Ergün için dalış, yalnızca bir yarış değil; nefes, denge ve özgürlükle iç içe geçen bir yaşam biçimi.

Boks

Busenaz Sürmeneli – Milli Boksör

1998 yılında Trabzon’da doğan Busenaz Sürmeneli, Fenerbahçe formasıyla ringe çıkan milli boksör ve Türk kadın sporcuları arasında efsaneleşen bir isim. Adını ilk kez 2019’da Rusya’nın Ulan-Ude kentinde düzenlenen AIBA Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda altın madalya kazanarak duyurdu. Ancak onu tüm dünyada tanınan bir sporcu haline getiren asıl dönüm noktası, 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda kazandığı altın madalya oldu. Bu başarıyla Busenaz, Türkiye’ye kadın boks tarihindeki ilk olimpiyat altınını kazandırarak tarihe geçti.

Başarılarına her geçen yıl yenilerini ekleyen Sürmeneli, Sırbistan’da düzenlenen 2025 Büyük Kadınlar Dünya Şampiyonası’nda 66 kiloda üçüncü kez dünya şampiyonu unvanını elde etti. Çeyrek finalde Slovak rakibi Tamara Kubalova’yı, yarı finalde Sırbistanlı Anastasija Lukajic’i ve finalde Özbek Navbakhor Khamidova’yı 5-0’lık skorla mağlup eden milli sporcu, Türkiye’ye turnuvadaki ilk altın madalyayı kazandırdı.

26 yaşındaki Busenaz Sürmeneli, üç dünya şampiyonluğu, bir olimpiyat altını, ayrıca Avrupa, Avrupa Oyunları ve Akdeniz Oyunları şampiyonluklarıyla Türkiye’nin kadın boksundaki en büyük yıldızlarından biri olarak tarihe geçti. Cesareti, disiplini ve ringdeki kararlılığıyla Türk kadın sporcularına ilham vermeye devam ediyor.

Hatice Akbaş – Milli Boksör

Henüz 9 yaşında boksa başlayan Hatice Akbaş, azmi ve kararlılığıyla kısa sürede Türk kadın sporcular arasında öne çıktı. Uzun yıllar süren yoğun antrenmanların ve fedakârca bir mücadelenin ardından, 54 kiloda altın madalya kazanarak adını tarihe yazdırdı.

Ailesi sayesinde boksla tanışan Akbaş’ın hikayesi, birçok kişi tarafından Aamir Khan’ın “Dangal” filmiyle benzetiliyor. Tıpkı filmdeki gibi, Hatice de ailesinin yönlendirmesi ve desteğiyle kendi potansiyelini keşfetti.

Bugün Türk boksunun en umut verici isimlerinden biri olarak görülen milli sporcu, cesareti, disiplini ve ilham veren kararlılığıyla yeni nesil kadın sporculara yol gösteriyor.

Şennur Demir – Milli Boksör

+81 kiloda yarışan milli boksör Şennur Demir, Dünya Global Boks Şampiyonası’nda altın madalya kazanarak Türk sporcular arasında adını zirveye yazdırdı. Spora kick boks ile başlayan Demir, kısa sürede disiplinini ve gücünü ringe taşıyarak boks dünyasının saygı duyduğu isimlerden biri haline geldi.

Sadece ringde değil, hayatın her alanında mücadeleci yönüyle öne çıkan Demir, aynı zamanda beden eğitimi öğretmeni olarak genç sporculara ilham veriyor. Hem öğrencilerine hem de Türkiye’deki kadın sporculara rol model olan Şennur Demir, “güç” kelimesinin zihinsel bir duruş olduğunu kanıtlıyor.

Buse Naz Çakıroğlu – Milli Boksör

Milli boksörlerimizden biri olan Buse Naz Çakıroğlu, üst üste elde ettiği başarılarla Türkiye spor tarihine adını yazdıran isimlerden. 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda gümüş madalya kazanan Çakıroğlu, ardından düzenlenen Avrupa Kadınlar Boks Şampiyonası’nda altın madalya elde ederek büyük bir başarıya imza attı. Güç, azim ve istikrarın sembolü olarak ringlerde parlamaya devam ediyor.

Voleybol

Melisa Vargas, Milli Voleybolcu

1999 doğumlu Melissa Vargas, Türk voleybolunun son yıllardaki en parlak yıldız sporcularından biri. Sporcu bir ailede yetişen Vargas, küçük yaşta voleybola başladı ve üstün fiziği ile güçlü smaçları sayesinde kısa sürede dikkat çekti. Ulusal takıma seçilmesiyle kariyerinde büyük bir çıkış yakaladı.

2023 CEV Kadınlar Avrupa Voleybol Şampiyonası’nda 121 km/s hıza ulaşan servisiyle rekor kıran Vargas, aynı yıl Türkiye Kadınlar Voleybol Ligi’nde En Değerli Oyuncu (MVP) seçildi. Fenerbahçe ve Eczacıbaşı formalarıyla hem ligde hem uluslararası arenada kazandığı başarılarla Türk voleyboluna yeni bir standart getirdi.

2024 Paris Olimpiyatları’nda Hollanda karşısında 30 sayı atarak, Olimpiyat tarihinde bu barajı aşan 12. oyuncu oldu. Gücü, kararlılığı ve sahanın her noktasına yaydığı enerjiyle Melissa Vargas, Türk kadın sporcuları için ilham kaynağı haline geldi.

Zehra Güneş – Milli Voleybolcu

“She’s Mercedes” elçisi Zehra Güneş, Türk voleybolunun en güçlü kadın sporcularından biri. 12 yaşında voleybol oynamaya başlayan Zehra, 15 yaşındayken İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2. Lig takımında kiralık olarak forma giydi. Aynı sezon hem genç hem de PAF takımlarıyla Türkiye şampiyonluğu yaşayarak erken yaşta dikkatleri üzerine çekti.

Tokyo Olimpiyatları’nda “Filenin Sultanları” ile gösterdiği performans, tüm dünyada büyük heyecan yarattı. Turnuvanın en iyi orta oyuncularından biri seçilen Zehra, Türk kadın sporcuları arasında adını altın harflerle yazdırdı.

Kulüp kariyerinde de başarıdan başarıya koşan Güneş, VakıfBank formasıyla Uluslararası Voleybol Federasyonu (FIVB) Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda 5 kez şampiyonluk yaşadı. Gücü, zarafeti ve liderliğiyle ilham veren bir kadın figür olarak yeni nesil sporculara yol gösteriyor.

Ebrar Karakurt – Milli Voleybolcu

U18 Avrupa Şampiyonası’nın “En İyi Smaçörü” unvanına sahip olan Ebrar Karakurt, Türk voleybolunun en dikkat çekici kadın sporcularından biri. 12 yaşında VakıfBank Spor Kulübü’nde voleybola başlayan Ebrar, pasör çaprazı olarak sahadaki güçlü vuruşları ve özgüveniyle kısa sürede yıldızlaştı. VakıfBank formasıyla hem yıldızlar hem gençler kategorisinde üst üste Türkiye şampiyonlukları yaşadı.

2023 yılında Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası’nda “En İyi Smaçör” seçildi ve aynı yıl Rusya Ligi’nde normal sezonun En Değerli Oyuncusu (MVP) unvanını kazandı.

2024 Paris Olimpiyatları’nda Türkiye Kadın Milli Voleybol Takımı’nın en önemli isimlerinden biri olarak sahada yer alan Ebrar Karakurt, her maçta sergilediği hırs, dinamizm ve kararlılıkla takıma büyük güç kattı. Milli sporcu, Rusya Şampiyonası çeyrek finallerinde %69 hücum yüzdesiyle 26 sayı kaydederek adından söz ettirdi.

Cesur tarzı, sahadaki enerjisi ve mücadele azmiyle Ebrar Karakurt, hem Türk kadın sporcuları arasında hem de dünya voleybolunda yeni bir dönemin simgesi haline geldi.

Eda Erdem Dündar – Milli Voleybolcu

Voleybol kariyerine Beşiktaş JK altyapısında başlayan Eda Erdem Dündar, Türk voleybolunun efsane sporcularından biri olarak tarihe geçti. Üst üste dört kez Şampiyonlar Ligi’nde “En İyi Orta Oyuncu” seçilerek bu unvanı arka arkaya kazanan ilk voleybolcu unvanını elde etti.

2021 yılında Uluslararası Voleybol Federasyonu (FIVB) tarafından “Tarihin En İyi 100 Oyuncusu” listesine seçilen Eda Erdem, kariyerindeki istikrar ve liderliğiyle Türk voleybolunun simge isimlerinden biri haline geldi.

2023 yılı ise onun kaptanlığındaki A Milli Kadın Voleybol Takımı için unutulmaz bir dönem oldu. Takım, Eda Erdem’in önderliğinde Milletler Ligi Şampiyonluğu, Avrupa Şampiyonluğu ve Dünya Kupası (Olimpiyat Elemeleri) zaferleriyle üç kupayı birden kazanarak Türk spor tarihine geçti.

Saha içindeki disiplini, sakin liderliği ve ilham veren duruşuyla Eda Erdem Dündar, Türk kadın sporcuları için bir güç sembolü olmaya devam ediyor.

Jimnastik

Ayşe Begüm Onbaşı, Aerobik Jimnastikçi

2001 doğumlu Ayşe Begüm Onbaşı, aerobik jimnastikte Türkiye’yi dünya çapında gururla temsil eden genç kadın sporculardan biri. Manisa’nın Akhisar ilçesinde dünyaya gelen Onbaşı, 3 yaşında jimnastiğe başladı ve 7 yaşında profesyonel sporculuğa adım attı. 11 yaşında milli takıma seçilerek, kısa sürede Türk jimnastiğinin en parlak isimleri arasına girdi.

Kariyeri boyunca farklı yaş kategorilerinde 60’tan fazla madalya kazanan Onbaşı, ilk uluslararası başarısını 12-14 yaş kategorisinde dünya üçüncüsü olarak elde etti. 2016’da Güney Kore’de düzenlenen 14. Dünya Aerobik Jimnastik Şampiyonası’nda 15-17 yaş kategorisinde altın madalya, 2019’da ise Portekiz’in Cantanhe kentinde yapılan Dünya Kupası’nda büyükler kategorisinde birincilik kazanarak Türk jimnastiği adına tarihi bir başarıya imza attı.

Henüz 20’li yaşlarının başında olmasına rağmen, disiplinli çalışması ve sahnedeki mükemmel performansıyla “Demir Kız” lakabını alan Ayşe Begüm Onbaşı, olimpiyat hedefi doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. Gücüyle zarafeti buluşturan stiliyle, Türk kadın sporcuları arasında ilham verici bir figür olarak öne çıkıyor.

Göksu Üçtaş Şanlı – Artistik Jimnastikçi

Göksu Üçtaş Şanlı, olimpiyat oyunlarında Türkiye’yi jimnastik alanında temsil eden ilk kadın sporcu olarak tarihe geçti. 2009 Akdeniz Oyunları’nda atlama masasında kazandığı gümüş madalya ile bu branşta ülkemize ilk madalyayı getirdi.

Jimnastikte yıllar süren emeğiyle genç sporculara yol gösteren Göksu, hem sahadaki başarıları hem de kararlılığıyla Türkiye’de kadın sporunun sembol isimlerinden biri haline geldi.

Okçuluk

Öznur Cüre Girdi, Paralimpik Okçu

1997 doğumlu Öznur Cüre Girdi, Türk paralimpik sporcuları arasında adını tarihe altın harflerle yazdıran bir milli okçu. 2024 Paris Paralimpik Oyunları’nda sıralama atışlarında 704 puanla dünya ve paralimpik rekoru kırarak kadınlar makaralı yay finalinde altın madalya kazandı. Bu başarıyla Türkiye’ye 16 yıl aradan sonra paralimpik okçulukta altın madalya kazandırdı.

Kariyerinde istikrarlı biçimde yükselen Cüre Girdi, 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları’nda bireysel bileşik açık ve karma takım bileşik etkinliklerinde yarışarak, karma takım kategorisinde gümüş madalya kazanmıştı. 2021’de Dubai’deki Fazza Uluslararası Para Okçuluk Turnuvası’nda dördüncü olarak dikkat çeken milli sporcu, 2022’de Para Okçuluk Dünya Şampiyonası’nda takım arkadaşı Sevgi Yorulmaz ile birlikte 1344 puanlık dünya rekoruna imza attı ve dünya şampiyonu oldu.

2023’te Çekya’da düzenlenen şampiyonada Hint sporcu Sheetal Devi’yi 140-138 skorla mağlup ederek bir kez daha altın madalya kazanan Öznur, ilham verici bir yaşam hikâyesinin de kahramanı.

Bir trafik kazası sonrası belden aşağısı felç kalan Öznur Cüre Girdi, “Benim gibi felçli olan Bahattin Hekimoğlu’nun davetiyle başladığım okçuluk sayesinde milli sporcu oldum, liseyi bitirdim ve üniversiteyi kazandım,” diyor.

Yasemin Ecem Anagöz – Milli Okçu

23 yaşındaki milli okçu Yasemin Ecem Anagöz, Türkiye’yi uluslararası arenada temsil eden en başarılı sporcular arasında yer alıyor. Profesyonel kariyerine 2013 yılında başlayan genç sporcu, kısa sürede dünya sıralamasında üst sıralara tırmandı ve 2021 itibarıyla 15. sırada yer aldı.

Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda bireysel kategorinin yanı sıra takım arkadaşı Mete Gazoz ile birlikte Türkiye’nin nefesini tutarak izlediği performanslar sergileyen Anagöz, okçulukta istikrar ve konsantrasyonun sembolü haline geldi.

Henüz kariyerinin başında olmasına rağmen, her yarışta gelişen tekniği ve kararlılığıyla geleceğin en çok konuşulacak Türk kadın sporcularından biri olacağı anlaşılıyor.

Yelken

Başak Mireli – Yelkenci

Başak Mireli, Türk denizcilik tarihine adını yazdıran cesur kadın sporculardan biri. 24 gün boyunca Atlantik Okyanusu’nu tek başına yelkenlisiyle geçerek, bu başarıya imza atan ilk Türk kadın denizci oldu.

Kurumsal hayatın ardından yelken tutkusunun peşinden giden Mireli, denizde olmanın verdiği özgürlük duygusuyla bambaşka bir hayata yelken açtı. Okyanusun ortasında tek başına rüzgârla, dalgayla ve belirsizlikle mücadele ederken, kararlılığın sınır tanımadığını bir kez daha kanıtladı.

Başak Mireli’nin bu tarihi yolculuğu, kendi rotasını çizen kadın sporcular için güçlü bir ilham kaynağı.

Ecem Güzel – Yelkenci

1995 doğumlu milli yelkenci Ecem Güzel, Türkiye’yi olimpik sınıfta temsil eden en başarılı kadın sporculardan biri. İstanbul doğumlu olan Güzel, yelken sporuna 10 yaşında Moda Deniz Kulübü’nde başladı. Kısa sürede dikkat çeken performansıyla Laser Radial (ILCA 6) sınıfında Türkiye’nin öncü ismi haline geldi.

2018 Akdeniz Oyunları’nda bronz madalya kazanarak uluslararası arenada adını duyuran Ecem Güzel, Tokyo 2020 Olimpiyatları’nda Türkiye’yi temsil etti. Disiplini, deniz tutkusunu profesyonelliğe dönüştüren azmi ve dalgalara meydan okuyan kararlılığıyla, Türk yelkenciliğinde kadın sporculara ilham veren bir figür olarak öne çıkıyor.

Buz Pateni

Naz Arıcı, Artistik Buz Pateni Sporcusu

1982 doğumlu milli sporcu Naz Arıcı, buz pateninde elde ettiği beş dünya şampiyonluğuyla Türkiye’yi gururlandıran isimlerden biri. Onu diğer sporculardan ayıran şey ise, başarı hikâyesinin tam anlamıyla ikinci bir başlangıç olması.

Çok yakın bir arkadaşını kaybetmesinin ardından hayata yeniden tutunmak için başladığı buz pateni, kısa sürede onun tutkusu haline geldi. 29 yaşında başladığı sporda, azmi, disiplini ve inancı sayesinde kısa sürede büyük bir başarı grafiği yakaladı. Bugün Naz Arıcı, geç yaşta başlayan yolculuğuyla “hiçbir şey için geç değildir” sözünün canlı kanıtı.

Basketbol

Bahar Çağlar – Milli Basketbolcu

1988 doğumlu Bahar Çağlar Ökten, Türk kadın basketbolunun en istikrarlı ve çok yönlü isimlerinden biri. İzmir doğumlu olan Çağlar, 1.90’lık fiziği, uzun forvet pozisyonundaki esnek oyunu ve bitmek bilmeyen enerjisiyle hem kulüp hem milli takım düzeyinde fark yarattı. Kariyerine 2005 yılında Ceyhan Belediyespor’da başlayan sporcu; Galatasaray, Yakın Doğu Üniversitesi, Beşiktaş, Hatayspor ve Botaş gibi güçlü takımlarda forma giydi.

Galatasaray ile EuroLeague Women, EuroCup Women, Türkiye Ligi, Türkiye Kupası ve Cumhurbaşkanlığı Kupası şampiyonlukları yaşayan Bahar Çağlar, Türk basketbol tarihinde “başarıyı istikrarla taşıyan” sporculardan biri olarak anılıyor. Yakın Doğu Üniversitesi’yle kazandığı EuroCup Women şampiyonluğu ise kariyerinin en parlak dönemlerinden birine işaret ediyor.

Milli takım kariyeri de en az kulüp başarıları kadar etkileyici. 2012 Londra ve 2016 Rio Olimpiyatları’nda Türkiye’yi temsil eden Çağlar, aynı zamanda Avrupa Şampiyonalarında da istikrarlı performansıyla dikkat çekti.

Sahadaki duruşuyla olduğu kadar disiplini ve takım ruhuna kattığı enerjiyle de fark yaratan Bahar Çağlar, Türk kadın basketbolunun gelişiminde ilham veren bir figür.

Nevriye Yılmaz – Milli Basketbolcu

Türk kadın sporcular denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Nevriye Yılmaz, hem kulüp kariyerinde hem de milli formayla yazdığı başarı hikâyeleriyle tarihe geçti.

Kadın basketbolunun en kariyerli oyuncularından biri olarak, Türkiye’de forma giydiği takımlarda sayısız şampiyonluk elde eden Yılmaz, 2011 Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası’nda gümüş madalya kazanan milli takımın kaptanıydı. O turnuvada gösterdiği performansla “En İyi 5” arasına girmeyi başararak hem liderliğini hem de üstün yeteneğini kanıtladı.

Türk basketbolunun gelişiminde öncü rol oynayan Nevriye Yılmaz, azmi, profesyonelliği ve takım ruhuyla yeni nesil sporcular için ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Atletizm

Tuğba Danışmaz – Milli Atlet

Türk atletizminin yükselen yıldızlarından Tuğba Danışmaz, Türkiye’ye tarihindeki ilk Avrupa salon şampiyonluğunu kazandırarak adını spor tarihine yazdırdı. Üç adım atlama branşında yarışan milli sporcu, finalde Türkiye rekorunu kırarak altın madalya kazandı.

Kendine ait rekoru bir kez daha geliştiren Danışmaz, bu başarısıyla Avrupa atletizminin de dikkatini çekti. Gücü, dengeyi ve zarafeti aynı potada buluşturan tarzıyla, Türk kadın sporcular arasında özel bir yere sahip.

Güreş

Yasemin Adar – Milli Güreşçi

Türk kadın sporcular arasında en büyük başarılardan birine imza atan Yasemin Adar, Avrupa ve dünya şampiyonalarında kazandığı altın madalyalarla adını tarihe yazdırdı.

Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda, 76 kiloda Kırgızistanlı Aiperi Medet Kyzy’i tüşle yenerek bronz madalya kazanan Adar, Türk güreş tarihinde olimpiyat madalyası kazanan ilk kadın güreşçi unvanının sahibi oldu.

Güreşteki bu tarihi başarı, Türkiye’de kadın sporunun gücünü ve potansiyelini simgeleyen en önemli dönüm noktalarından biri olarak kabul ediliyor. Yasemin Adar, cesareti, disiplini ve yılmaz karakteriyle tüm kadınlara ilham veren bir figür haline geldi.

Tenis

Zeynep Sönmez, Milli Tenisçi

2002 yılında İstanbul’da, Artvin Arhavi kökenli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Zeynep Sönmez, Türk tenisinin genç yıldız sporcularından biri. Tenisle 6 yaşında tanışan Zeynep, kısa sürede yeteneği ve kararlılığıyla milli takıma seçildi. Ailesinin desteğiyle erken yaşta uluslararası arenaya adım atan genç sporcu, hem Türkiye’de hem de dünya tenisinde dikkatleri üzerine çekti.

2024 yılında Roland Garros ve Avustralya Açık elemelerini geçerek ana tabloya yükselen Zeynep, aynı yıl Meksika’daki Merida Open’ı kazanarak WTA düzeyinde ilk şampiyonluğunu elde etti. Bu tarihi zafer, onu dünya sıralamasında ilk 100’e giren ikinci Türk kadın tenisçi yaptı.

2025 ise kariyerinde bir dönüm noktasıydı. Wimbledon’da ilk turda Jaqueline Cristian’ı, ikinci turda dünya 32 numarası Wang Xinyu’yu eleyerek Open Dönemi’nde Grand Slam 3. turuna yükselen ilk Türk kadın tenisçi unvanını kazandı. Rus raket Ekaterina Alexandrova karşısındaki mücadelesiyle uluslararası basında övgü topladı.

Sahadaki özgüveni, agresif oyun tarzı ve taktiksel zekâsıyla öne çıkan Zeynep, 2025 sezonu itibarıyla WTA tekler sıralamasında 72. sıraya kadar yükseldi. Milli takım formasıyla Billie Jean King Kupası’nda da Türkiye’ye 5 galibiyet kazandırarak, genç kuşak sporcular için gerçek bir rol modele dönüştü.

Zeynep Sönmez, çocukken top toplayıcı olarak izlediği kortlarda bugün kendi hikâyesini yazıyor. Başarılarıyla Türk spor tarihinde yeni bir sayfa açan Zeynep, azmin ve inancın sembolü olarak yoluna devam ediyor.

Çağla Büyükakçay – Tenisçi

Tenis, hem zarafet hem dayanıklılık gerektiren, izlerken bile heyecan yaratan bir spor. Çağla Büyükakçay ise bu heyecanın Türkiye’deki öncüsü. 2016 Fransa Açık ön elemelerini geçerek Grand Slam turnuvalarında tek kadınlar kategorisinde mücadele eden ilk Türk kadın tenisçi olarak tarihe geçti. Aynı yıl Rio Olimpiyatları’nda Türkiye’yi temsil ederek olimpik seviyede yarışan ilk tenisçi unvanını da kazandı. Kortlarda sergilediği azim, disiplini ve zarafetiyle tüm bir jenerasyonun umutlarını da taşıyor.

İpek Soylu – Tenisçi

Tenisle 6 yaşında tanışan İpek Soylu, kariyerine 10 yaşında katıldığı Romanya turnuvasıyla adım attı. 2012 yılında Wimbledon gençler kategorisinde mücadele ederek, bu turnuvada ana tabloda oynayan ilk Türk kadın tenisçi oldu. 2014’te Amerika Açık Tenis Turnuvası’nda çift kızlar kategorisinde İsviçreli partneri Jil Belen Teichmann ile şampiyonluğa ulaşan Soylu, Türk tenis tarihinde Grand Slam kazanan ilk Türk sporcu unvanını elde etti.

İki yıl sonra, 2016 Fransa Açık Tenis Turnuvası’nda Çağla Büyükakçay’dan hemen sonra ana tabloya kalmayı başaran ikinci Türk kadın tenisçi olarak başarılarını sürdürdü.

Tekvando

Nur Tatar – Olimpik Tekvandocu

Henüz 15 yaşında ilk madalyasını kazanan milli tekvandocu Nur Tatar, Türk spor tarihinde adını altın harflerle yazdıran isimlerden biri. Genç yaşta iki kez Avrupa Küçükler Şampiyonu olan Tatar, Avrupa’daki A Sınıfı turnuvalarda da altın madalyalar kazanarak dikkatleri üzerine çekti.

2013 yılından bu yana uluslararası arenada Türkiye’yi başarıyla temsil eden Nur Tatar, birçok kez gümüş, bronz ve altın madalyayla ülkemize gurur yaşattı. Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’nda da mücadele eden başarılı sporcu, kısa bir ara verdikten sonra yeniden tekvando sahnesine güçlü bir dönüş yaptı.

Halter

Nurcan Taylan – Milli Halterci

1983 doğumlu Nurcan Taylan, Türk halter tarihinin en önemli kadın sporcusu ve olimpiyatlarda altın madalya kazanan ilk Türk kadın sporcudur. Ankara’da dünyaya gelen Taylan, haltere 11 yaşında başladı. Kısa sürede olağanüstü kuvvetiyle dikkat çekerek milli takıma seçildi.

2004 Atina Olimpiyatları’nda 48 kilo kategorisinde yarışan Taylan, toplamda 210 kilo kaldırarak hem dünya hem olimpiyat rekoru kırdı ve Türkiye’ye kadınlarda ilk olimpiyat altınını kazandırdı. Bu başarısıyla dünya halter literatürüne de adını yazdırdı.

Kariyeri boyunca dünya ve Avrupa şampiyonlukları, sayısız rekor ve madalya kazanan Taylan; cesareti, disiplini ve istikrarıyla Türk kadın sporcuları için bir dönüm noktası oldu. Sporculuğu kadar, Türkiye’de kadın halterinin öncüsü olarak da anılıyor.

Nazmiye Muslu Muratlı – Türk Paralimpik Halterci

Nazmiye Muslu Muratlı, ailesi ve yakın arkadaşlarının desteğiyle 2004 yılında halter sporuna adım attı. Azmi ve disipliniyle kısa sürede dikkat çeken sporcu, 2010 yılında Seydişehir’de düzenlenen Türkiye Bedensel Engelliler Halter Şampiyonası’nda 44 kiloda 110 kilo kaldırarak Türkiye rekorunu kırdı.

Başarı grafiğini hızla yükselten Muratlı, Rio 2016 Paralimpik Oyunları’nda halterde 104 kilo kaldırarak dünya rekoruna imza attı ve Türkiye’ye altın madalya kazandırdı. Böylece Paralimpik Oyunları’nda üst üste altın madalya kazanan ilk Türk sporcu unvanının da sahibi oldu.