Sevgililer Gününde sevgi konusunda nasıl dengede kalacağız? Yazarımız Melis Yamanlar Yorumladı.
Sevgililer Gününde sevgi konusunda nasıl dengede kalacağız? Yazarımız Melis Yamanlar Yorumladı.
Sevgililer Gününde sevgi konusunda nasıl dengede kalacağız? Yazarımız Melis Yamanlar Yorumladı.
Melis Yamanlar
Sevgililer Gününde sevgi konusunda nasıl dengede kalacağız?
Gidiyor musunuz?
Güle Güle.
Kapıyı iyice kapayın.
Sizden üşüdüm...
SevgililerGünü yazıma, çağdaş Türk edebiyatının önemli isimlerinden çok yeni kaybettiğimiz Füruzan ile başladım.. Hem çok değerli bir kadın yazarımızı anmak istedim, hem de dediğinin bu sevgililer gününe çok uygun olduğunu düşündüm.
Kapının iyice kapatılması gereken bir sevgililer günü mü yoksa bu sevgililer günü? Yazıyı okuduktan sonra siz karar verin.
14 Şubat'ta gökyüzü enteresan.. Sevgililer günü diyoruz ama gerçek sevgiyi anlatmayan ve yaşatmayan etkileşimler söz konusu.
Beni artık biliyorsunuz çok teknik detaya girmeden gökyüzünü herkesin anlayacağı şekilde anlatmayı seviyorum. Sevgililer gününde bir hayli zorlu etkileşimler var. Bunlardan en önemlisi de kolektifi birçok şekilde etkileyecek Mars Plüton kavuşumu! Mars yani Ares mitolojide savaş tanrısıdır, Plüton ise hepimizin Hades olarak bildiği yer altı tanrısı! Bu ikilinin bir araya gelmesi ister istemez kaos, kriz ve zorluklara neden oluyor.
Romantizm ve aşk kokması gereken bir günde olabilecek en zorlu gökyüzü kombinasyonlarından birini yaşıyoruz. Bu kavuşum aşk ilanları, evlilik teklifleri olmasını beklediğimiz günde; münakaşaları, bitişleri, krizli durumların ortaya çıkışını tetikliyor. Sadece bu açı değil o gün farkı açılar ve yerleşimler de var. Sevgililer günü sonrasında da bu sefer aşktan sorumlu devlet bakanı Venüs Plüton ile kavuşuyor. Bunların hepsinin ortaya çıkardığı görüntü bir David Cronenberg filmini çağrıştırıyor.
Aşk, nefret, hırs, öfke, entrika, haset, şehvet, açgözlülük, güç mücadeleleri, kışkırtma, manipülasyon, yıkıcı duygular ve en gölgeli tarafı da şiddet.
Böylesine zorlu enerjiler altında dengede kalmak mümkün mü? Ne dersiniz? Aşkta zorlu bir enerjidir. Tanımı zor bir kavramdır. Freud aşkı "Anneden ayrışmanın yarattığı boşluktan önceki bir olma evresinin yeniden inşası"olarak tanımlıyor. Lecan aşkı tanımlarken" Sende olmayan bir şeyi onu talep etmeyen birine vermektir" diyerek bizleri şaşırtıyor.. Montaigne ise " Aşk dediğimiz şey, arzulanan bir varlıkta bulacağımız tada susamaktan başka bir şey değildir" diyor.
Schopenhauer her zamanki olduğu gibi fazla gerçekçi bakar aşka... " Aşk, insan türünü sürdürmek için bireye kurulmuş tuzaktan başka bir şey değildir" diyerek kendi düşünce sistemindeki farklılığını ortaya koyuyor.
Goethe de Schopenhauer'dan farklı düşünmüyormuş, onun içinde "Aşk zaman kaybından başka bir şey değil"miş... Platon ise en sertini söyleyip hepimizi düşüncelere itiyor "Aşk, ciddi bir akıl hastalığıdır"
Sevgililer gününden ümidi kesecek miyiz bu yıl? Elbette hayır ama daha gerçekçi daha akıllı olacağız. Aşk ile akıl yanyana gelebilir mi o büyük bir soru işareti.. Sağduyulu olmamız gereken bir gündeyiz. Akşam saatlerine kadar Ay çok iyi çalışmadığı kendini iyi ifade edemediği Koç burcunda. Enerji yüksek, ateşli ama diğer bir yandan fevri, agresif ve dengesiz! Güneş ile yaptığı olumlu açı kadın erkek ilişkilerinde çaba gösterirsek dengeyi bulup iletişimi kurabileceğimizi anlatıyor. Sabah saatlerinde kurduğumuz bu denge öğlen vakti Ayın Venüs ile yaptığı zorlu açı ile bozuluyor. Ay ve Venüs anlaşamadığı zaman sevgi, aşk, para, estetik, beğeniler gibi konularda duygusal gelgitlere açık oluruz. Duyguların sevgi yoluyla ifadesi zorlaşır. Sadece ilişkilerde değil, para, alışveriş ve kişisel bakım, estetik konularında da dikkatli olmamız gerekiyor. İstemediğimiz sonuçlarla karşılaşabiliriz.
Öğlenden sonra akşama kadar Ay boşlukta! Kafamız net değil, duygularımız karışık, bazı şeyleri anlamlandırmakta zorluk çekebiliriz. Akşam Boğa burcuna geçen ayın enerjisi ne kadar güzel olsa da, bu sefer Boğa'daki Ay Mars Plüton kavuşumunu ateşliyor ve ortalık iyice karışıyor. Günün en gergin en zorlu saatleri de böyle başlıyor. Tam insanlar akşam yemeğe giderken, kutlama yapalım derken! Agresif enerjilerin hakim olduğu gökyüzü duygusal patlamalara neden olabileceği için risk almamak gerekiyor. Hırs öfke kıskançlık gibi duygular yükselebilir, bunların yansıtılması çok ters tepebilir ve kavgalara neden olabilir. Gecenin geç saatlerinde Ay Satürn ile olumlu bir açı yapacak, bu enerji bizi biraz daha sakinleştirip, sağduyulu hale getirebilir.
Aşkta mantık yoktur, sağduyu da... fakat bu sevgililer gününde dengede kalabilmek için daha olgun, anlayışlı, sabırlı olmamız gerekiyor.
Kolektiftede unutmayalım, kaotik olaylar olma ihtimali var. Kendimiz şahit olmasak, yaşamasak bile duyabiliriz. Patlamalar, yangınlar, askeri operasyonlarda hareketlilik, uçaklar ile ilgili problemler, kazalar, doğal afetler, sert hava şartları potansiyeller arasında.
Bu etkileşim genelde insanın içindeki "canavar"ı ortaya çıkarabilen bir enerji! Bu sebeple yumuşak huylu olmadığını düşündüğümüz insanlarla o gün muhatap olmamak gerek, sevgililer gününde ortam seçerken de kaliteli, nezih, sakin ortamları seçmekte fayda var. Mars Plüton etkileşimi bir hafta boyunca daha etkili olacak, unutmayın...
Sonuç olarak bu gökyüzü altında sevgililer gününün çok keyifli ve aşk dolu geçmeyeceği aşikar! Soğuk rüzgarlar esebilir, ilişkiler bitebilir ama en insanın kalbini kıran da bitişlerin hoyratça, saygısızca olmasıdır.. Kalp kırmadan ilişkilerimizi yürütmeye çalışmalıyız, son noktayı da koyacaksak mümkünse sakin, asil bir şekilde olmalı.. Kızgın sirke küpüne zarar demişler, doğru demişler. Köprüleri yakmadan önce iyice düşünmeliyiz.
Sevgililergününde ruhunuzda, aşkta ve ilişkilerde dengeyi bulmanız dileğiyle!
Her gününüz sevgi dolu olsun!