İstanbul Boğazı'nı kızıla çeviren facia

Independenta tanker kazası: İstanbul Boğazı'nı kızıla çeviren facia

15 Kasım 1979’da bütün İstanbul derin bir uykudayken, sabaha karşı saat 5’te insanlar büyük bir patlama sesiyle uyandı. O günü yaşayanların “Kıyamet mi kopuyor?” diyerek pencereye koştuklarında gördükleri manzara, kızıla dönmüş bir gökyüzüydü.

Göğün kızıla dönmesine ve cephesi Marmara’ya bakan tüm evlerin, dükkanların camlarının kırılmasına sebep olan o olay; İstanbul Boğazı’nda 94.600 ton ham petrol taşıyan Romen bandıralı Independenta adlı tanker gemisi ile Yunan bandıralı Evriyali adlı kuru yük gemisinin çarpışmasıydı. 

Patlama ve alevlerin yaydığı sıcaktan dolayı Haydarpaşa Garı’nın kurşun vitrayları bile hasara uğramıştı.

Bilirkişi raporunda, Yunan gemisinin kaptanında “büyük kusur” bulunurken, Romen tankerde “az kusur” tespit edildi. Kaza sırasında iki gemide de kılavuz kaptan olmadığı belirtildi. 

Gemideki 43 mürettebat hayatını kaybederken, yalnızca 3 kişi mucize eseri kurtulabildi. 

Denize yayılan ham petrol ve tankerlerin parçaları yanarken, İstanbullular sahile koşup senelerce hafızalarından silinmeyecek olan bir manzaraya şahit oldu. Sahile vuran tanker parçaları, gemideki mürettebatın yanmış cesetleri… 

Kazadan sonra günlerce yanmaya devam eden ve şehrin üstüne kara dumanlar yayan tankerler, olayın 22. gününde tanklarda sıkışan petrolün etkisi ile ikinci kez patladı. Yangını söndürme çalışmaları da bu nedenle ağır aksak sürüyordu.

Yangın bir ay sonra sönse de Boğaz’ı siyaha çeviren petrol sebebiyle denizde yaşayan canlıların neredeyse tamamı ölmüştü..  Bu yüzden İstanbul halkı uzun süre balık yiyemedi ve balıkçılar arasında o sezon “ölü sezon” olarak anıldı. Olay İstanbulluların deniz yolu ulaşımına da yansıdı. O dönem Kadıköy, Adalar, Yalova ve Mudanya vapur seferlerinin tümü iptal edildi.

Nihayet tankerdeki yangın söndüğünde, enkazı Boğaz’dan kaldırma görevi Deniz Kuvvetleri’ne verildi. Deniz Kuvvetleri de görevi müteahhit kurtarma firmasına devretti ancak 1983 yılında, yani yangından yaklaşık dört sene sonra görevi devralan firma iflas etti. Görevin 1986 yılında başka bir firmaya devredilmesiyle Nisan 1987’de enkaz Tuzla’ya doğru çekildi. 

Bu felaketten geriye, geceyi gündüze çeviren bir patlama ve senelerce Boğaz’da duran tanker enkazını izleyerek büyüyen çocuklar kaldı.