Hızlı ve kolay hamile kalmanın yolları! Uzmanlar öneriyor: Doğurganlığı artırmanın sırları!

Hızlı ve kolay hamile kalmanın yolları! Uzmanlar öneriyor: Doğurganlığı artırmanın sırları!

Hamilelik sürecinde, doğru zamanlama büyük bir öneme sahiptir. Kadınların her ay düzenli olarak adet görmeleri, doğurganlık döngüsünü belirler. Bu döngü içinde, yumurtlama dönemi en uygun zamandır ve bu dönemde cinsel ilişkiye girmek, hamilelik şansını artırabilir. En uygun günleri belirlemek ve bu günlerde aktif bir cinsel yaşam sürmek, hamile kalma sürecini hızlandırmanın temel adımlarındandır. Peki, nasıl hamile kalınır, en uygun gün hangisidir? İşte detaylar...

1

Anne - baba olma hayali kuran pek çok çift için, hamilelik süreci büyük bir heyecan kaynağıdır. Ancak, hızlı ve kolay bir şekilde hamile kalmak bazen beklenenden daha karmaşık bir süreç olabilir. Doğurganlık, birçok faktöre bağlı olarak değişebilir ve bu süreçte doğru adımları atmak, bekleyişinizi kısaltabilir. İşte hamilelik süreci hakkında bilinmesi gerekenler, doğurganlığı artıran yöntemler...

2

1. ADET DÖNGÜNÜZÜ KAYDEDİN

Bebek sahibi olmak isteyen bir kadının adet dönemleri arasındaki süreyi, yani adet döneminin ilk gününün her ay aynı sayıda gün arayla gelip gelmediğini takip etmesi gerekir. The New England Journal of Medicine'de yayınlanan araştırmaya göre, bir kadın bu bilgiyi bir takvimde takip ederek ne zaman yumurtlayacağını daha iyi tahmin edebilir.

3

2. YUMURTLAMA DÖNEMLERİNİ TAKİP EDİN

Yapılan araştırmalara göre, düzenli adet gören kadınların adetlerinin başlangıcından yaklaşık iki hafta önce yumurtladıklarını söyledi. Adet düzensizliği olan kadınlarda yumurtlamayı tahmin etmek daha zordur ancak bu genellikle bir sonraki adetin başlangıcından 12 ila 16 gün önce gerçekleşir.

Npj Digital Medicine dergisinde 2019 yılında yayınlanan bir makaleye göre, adet gören kişilerin adet döngülerinin uzunlukları çok çeşitlidir ve yumurtlamanın zamanı ve süresi kişinin yaşamı boyunca değişmektedir. Bu değişkenlik, kişinin hamile kalma olasılığının en yüksek olduğu zamanı öğrenmek için yumurtlamayı izlemenin en iyi yol olduğu anlamına gelir.

4

3. SAĞLIKLI BİR VÜCUT İÇİN ÇABALAYIN

Bir kadının kilosu da hamile kalma şansını etkileyebilir: Fazla kilolu veya zayıf olmak bu ihtimali azaltabilir. Araştırmalar, aşırı kilolu bir kadının, vücut kitle indeksi (BMI) normal kilolu kabul edilen bir kadına göre iki kat daha uzun sürede hamile kalabileceğini gösterdiğini ortaya koydu.

5

4. DOĞUM ÖNCESİ VİTAMİNLER İŞE YARAYABİLİR

Uzmanların önerilerine göre hamile kalmaya çalışan kadınların bu süreçte vitamin almaya başlaması olumlu etki yaratıyor. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, doğum kusurlarını önlemeye yardımcı olmak için kadınların hamile kalmadan en az bir ay önce her gün 400 mcg folik asit almasını teşvik ediyor.

6

5. SAĞLIKLI YİYECEKLER TÜKETİN

Mayo Clinic'e göre, belirli bir hamilelik diyeti olmasa da, çeşitli sağlıklı yiyecekler yemek, kalsiyum , protein ve demir gibi kritik besin maddelerini yeterli miktarda depolayarak kadın vücudunu hamileliğe hazırlamaya yardımcı olabilir. Önerilere göre yüksek cıva içeren besinleri hamilelik hazırlık sürecinde tüketmemek daha iyidir.

7

6. SİGARA VE ALKOL TÜKETİMİNDEN UZAK DURUN

Sigara içmek hem kadınlarda hem de erkeklerde doğurganlık sorunlarına yol açabilir . Amerikan Üreme Tıbbı Derneği'ne göre sigara dumanında bulunan nikotin ve karbon monoksit gibi kimyasallar kadının yumurta kayıp oranını artırıyor. Bunun yanında hamile kalmak isteyen bir kadının mutlaka alkolden uzak durması da gerekiyor. Obstetrics & Gynecology dergisinde 2017 yılında yayınlanan bir araştırma, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki tüm hamile kadınların yarısının, hamile kaldıkları dönemde veya hamileliğin erken döneminde, genellikle bebek beklediklerini bilmeden önce alkol içtiklerini ortaya çıkardı. Alkol tüketiminin doğum kusurlarına yol açtığı uzun zamandır biliniyor.

8

7. YAŞA BAĞLI DOĞURGANLIK DÜŞÜŞÜNÜN FARKINDA OLUN

Yapılan araştırmalara göre, kadınlarda 30'lu yaşlardan itibaren kademeli bir doğurganlık düşüşü, 37 yaşından sonra daha keskin bir düşüş ve 40 yaşından sonra da keskin bir doğurganlık düşüşü ortaya çıkar. Bu düşüşler hamile kalmanın daha uzun süreceği anlamına geliyor.

9

8. DOKTOR KONTROLLERİNİZİ AKSATMAYIN

Bebek sahibi olmak isteyen çiftler, mutlaka düzenli olarak doktor kontrollerini gerçekleştirmelidir. Sperm fonksiyonunu bozabilecek ve doğurganlığı etkileyebilecek bazı tıbbi durumlar şunlardır:

Şeker hastalığı,

Kistik fibroz,

Otoimmün bozukluklar,

Pelvik enfeksiyon,

Kemoterapi,

Radyasyon kanseri tedavileri,

Hipotalamus disfonksiyonu.

Yumurtlama döngüsünü bozabilecek ve doğurganlık sorunlarına neden olabilecek diğer durumlar şunlardır:

Şeker hastalığı,

Çölyak hastalığı,

Tiroid hastalığı,

Vajinal enfeksiyonlar.