Dünyanın en yaşanabilir 8 şehri

The Economist Intelligence Unit (EIU) tarafından her yıl açıklanan dünyanın en yaşanabilir şehirleri listesinde beş Avrupa şehri başı çekiyor.

Viyana

Dünyanın en yaşanabilir şehirleri listesi 2022 edisyonunda ilk sırada Viyana var. Tarihi, mimarisi, sanat, müzik ve gastronomi alanlarındaki üst düzey vaatleriyle şehir, son beş yıl içinde üçüncü kez bu unvana layık görüldü. Her adımda Orta Avrupa ruhunu iliklerinizde hissedeceğiniz şehrin görkemli sokakları, dingin atmosferi, muhteşem ulusal kütüphanesi görülmeye ve deneyimlemeye kuşkusuz değer. 

Kopenhag

Geçmişte Vikinglerin balıkçı kasabası olarak bilinen Kopenhag, bugün Avrupa’nın kuzeyinde, önem arz eden bir liman kenti. Şehrin The Economist Intelligence Unit (EIU) listesinde yer alması şaşırtıcı değil; zira Kopenhag, meşhur İngiliz lifestyle dergisi tarafından defalarca “dünyanın en yaşanabilir şehri” seçildi. Kopenhag’ı ikiye ayıran ünlü Nyhavn Kanalı, Christianshavn bölgesinde suda yüzen evler, tasarım harikası bina ve objelerle şehrin oldukça davetkâr bir Kuzey Avrupa adresi olduğunu söyleyebiliriz. Kıtanın Michelin başkenti sayılan Kopenhag’da bu restoranlardan birine uğramayı ihmal etmemenizi öneririz. 

Zürih

2022 dünyanın en yaşanabilir şehirleri listesinde üçüncü sırada olan Zürih, İsviçre’nin en büyük kenti. Avrupa’nın en sakin şehirlerinden olan Zürih, tarihi ve turistik yerler bakımından olduğu kadar doğal güzellikleriyle de hayranlık uyandırıyor. El değmemiş dağları, gölleri ve masalsı atmosferiyle kentin en yaşanabilir şehirler listesindeki yerini hak ettiğini söyleyebiliriz. Şehrin dört mevsim ziyaret edilebilen muazzam botanik bahçesi, dünyanın en pahalı üçüncü caddesi sayılan ünlü İstasyon Caddesi ve Zürih’in sembollerinden sayılan Büyük Kilise, ziyaret edilecek ilk adresler. 

Calgary

Şimdi Avrupa’dan bir süreliğine uzaklaşıyor ve yönümüzü Kuzey Amerika’ya, Kanada’ya çeviriyoruz. 1,5 milyona yaklaşan nüfusuyla Alberta eyaletinin en büyük şehri olan Calgary, bugün ülkede Toronto’nun ardından en çok şirket merkezine ev sahipliği yapan adres.  Kanada’nın ünlü Rocky Dağları’nın muhteşem manzarasıyla güzelleşen Calgary, dağlara 80 km mesafede yer alıyor. Şehir bu yüksek refah düzeyini büyük ölçüde sahip olduğu petrol kaynaklarına borçlu.  

Vancouver

Yaşanabilir şehirler yolculuğumuza Kanada’dan devam ediyoruz. Pasifik Okyanusu yakınlarında, Britanya Kolombiyası eyaletininde bulunan ve ülkenin en büyük üçüncü şehri olan Vancouver, defalarda dünyanın en yaşanabilir şehirleri arasında gösterildi. Dinamik ve çokkültürlü kodlarıyla öne çıkan şehir, dünyada sinema sektörünün de en önemli merkezlerinden biri. İsmini George Vancouver adında bir gemi kaptanından alan Vancouver; muhteşem dağları, ormanları, renkli gece hayatı, eğitim ve kültürel olanakları ile keşfedilmeyi kesinlikle hak ediyor.

Cenevre

Ve bir kez daha İsviçre’de, bu kez Cenevre’deyiz. İsviçre’nin 26 eyaletinden Cenevre’nin başkenti olan şehir, içinden geçen Rhone ve Arve nehirlerinin güzelliğiyle büyüleyici bir forma ulaşıyor. Sırtını Alplere ve Jura Dağları’na yaslayan Cenevre, Birleşmiş Milletler’e bağlı pek çok önemli kurumun genel merkezinin de ev sahibi. Şehrin doğal güzellikleri ve politik kimliği bir araya gelince ortaya çıkan nizami hâl, kuşkusuz Cenevre’yi dünyanın en yaşanabilir şehirlerinden biri kılıyor.

Frankfurt

Main Nehri kıyısında geçmişin gelecekle kol kola hayat bulduğu Frankfurt, Almanya’nın -hatta Avrupa’nın- en önemli kentlerinden biri. Kıtanın en Amerikanvari şehri olarak anılan, Avrupa’nın Manhattan’ı yakıştırması yapılan Frankfurt’un dillere destan raylı sistemi, ekonomik bakımdan sunduğu fırsatlar; tarihi ve kültürel yapıları ile yüksek refah düzeyi; kenti dünyanın yaşanabilir şehirleri sıralamasında üst sıralarda tutuyor. 

Toronto

Nüfusunun yarısından fazlasını göçmenlerin oluşturduğu Toronto, çokkültürlülüğün her haliyle hissedildiği bir şehir. Kozmopolit yaşamın görece yumuşak bir iklimde sürdüğü; sakin, huzurlu ve kendi içinde oldukça renkli bir kent hayatı barındıran Toronto’da sıkılmak oldukça zor; zira şehir çok sayıda sanat galerisine, ihtişamlı Ontario Kraliyet Müzesine, muazzam doğa manzaralarına ve zengin bir mutfak kültürüne ev sahipliği yapıyor.