Doğaya saygı ve sürdürülebilirlik Geberit'in genlerinde var 

TAKİP ET

Doğaya saygı ve sürdürülebilirlik Geberit'in genlerinde var  Tasarıma yön veren ürünlerini yüksek mühendislik gücüyle farklılaştıran Geberit, sürdürülebilirliğe olan bakış açısıyla doğaya saygılı politikasını sürdürerek üretim ve diğer tüm süreçlerini yönetiyor.

Doğaya saygı ve sürdürülebilirlik Geberit’in genlerinde var 

Tasarıma yön veren ürünlerini yüksek mühendislik gücüyle farklılaştıran Geberit, sürdürülebilirliğe olan bakış açısıyla doğaya saygılı politikasını sürdürerek üretim ve diğer tüm süreçlerini yönetiyor. Çevreye duyarlı ve dayanıklı çözümlere imza atan marka, bu doğrultuda su tüketimi ve karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik stratejiler geliştiriyor. 2015 yılından bu yana karbon emisyonlarını yüzde 38 azalttıklarını belirten Geberit Türkiye Genel Müdürü Ufuk Algıer, çevresel etkiyi ise yüzde 41 azaltmayı başararak doğayı korumaya önem verdiklerinin altını çiziyor.

Enerji verimliliği ve sürdürülebilirliğe verdiği önem doğrultusunda ürün özellikleri ve iş yapış süreçlerini geliştirmeye devam eden İsviçreli sıhhi tesisat devi Geberit, çevreyi koruyan ve iyileştiren adımlar atarak doğayı koruyor. Mevcut kaynakların iyileştirilmesi, enerji ve karbon azaltımı, akıllı su yönetimi, yeşil lojistik ve bina konseptleri doğrultusunda eylem planını 360° kurgulayan marka, doğanın dengesini korumak adına gelecek projeksiyonunu bugünden çiziyor.

Geberit, karbon yoğunluğunu her yıl yüzde 5 azaltıyor

Sürdürülebilirliğin yalnızca bugün için değil yarının dünyası düşünülerek yapılması gerektiğine vurgu yapan Geberit Türkiye Genel Müdürü Ufuk Algıer, “Ekolojik tasarım ilkesini ürünlerimizin Ar-Ge sürecinde uzun yıllardır planlı bir şekilde yürütüyoruz. Geberit için sürdürülebilirlik uzun yıllardır temel olguların başında geliyor. Bunun için de ürünlerimizi ekolojik açıdan bir öncekinden daha iyi duruma getirecek üretim stratejileri geliştiriyoruz. Bu sayede uzun yıllar sorunsuz kullanım imkanı veren ürünlerimizi kullanıcılarla buluşturarak birçok projede sürdürülebilir inşaata ve çevrenin korunmasına katkı sağlıyoruz. Karbon emisyonlarını ve karbon ayak izini azaltmaya yönelik stratejiler de uygulayıp mevcut yaklaşımımızı her yıl güncelleyerek çevreyi korumayı sürdürüyoruz. Karbon yoğunluğunu her yıl yüzde 5 azaltma prensibimiz bulunuyor. Ayrıca 2035 itibarıyla nispi karbon emisyonlarını 2015'e kıyasla yüzde 80 azaltmayı hedefliyoruz” dedi.

Asgari su ve enerji tüketimiyle Geberit sistemleri doğaya daha saygılı

Karbon emisyonu ve karbon ayak izinin yanı sıra su kullanımına yönelik de iyileştirmeler yaptıklarını söyleyen Algıer, aldıkları eylem ve sonuçlarına dair şunları paylaştı: “Hem üretim hem de ürün kullanım aşamalarında istikrarlı olarak su tüketimini azaltmaya odaklanıyoruz. Suyun üretim süreçlerinde ve laboratuvarlarda yeniden kullanımı noktası da üzerinden durduğumuz noktaların başında geliyor. Yenilikçi sıhhi tesisat ürünlerimiz, binalarda su tüketimini sistematik olarak optimize etmeye de yardımcı oluyor. 1998 yılından bu yana çift kademeli yıkama sistemlerimiz, geleneksel yıkama sistemlerine kıyasla yaklaşık 38 milyon m3 su tasarrufu ile bu sürece katkı yaptı. Bunu gelecekte de sürdürmek adına ürünlerimizde asgari su ve enerji tüketimi sağlayarak uygulamalar geliştirip daha yaşanabilir bir gelecek adına yeşil adımlar atıyoruz.”

Geberit Enerji verimliliği Sürdürülebilirlik Karbon Emisyonu