Çağımızın Sendromu Overthinking "Aşırı Düşünme"

Çağımızın Sendromu Overthinking "Aşırı Düşünme" Bu sorun günümüzde "Overthinking" olarak nitelendirilmektedir. Türkçede "Aşırı Düşünme Veya Fazla Detaylı Düşünme" olarak karşılık bulmuştur.

Çağımızın Sendromu Overthinking "Aşırı Düşünme"

Bilinene göre insanlar düşünebilen varlıklar oldukları için diğer tüm canlılardan ayrı tutulmuştur. Düşünceleri sayesinde eylemler meydana getirip bunun sonuçlarında da sosyal ilişkilerinde hatta daha da ilerisi toplumsal olaylarda farklılıklar yaratmışlardır.

Yeni akımlar,fikirler,dini değerler ve kültürler insanların düşünmesi ve düşüncelerini gittikçe geliştirmesi ve bir gerçeklik olarak onu kabul edip, benimsemesiyle yüzyıllara etki etmiştir.

Bu değerli eylem, günümüzde aşırı dozlara ulaşmış, insanları her türlü konuda sürekli olarak düşünmeye ve düşünceleriyle boğuşurken kaygılanmaya , kişiye kendini çaresiz ve cevapsız hissettirmeye başlamıştır. Sosyal hayatta yapılan eylemlerden keyif alamamak, büyük bir gereksinim olan uyku öncesinde yoğun düşüncelere maruz kalarak stresli hissetmek ve en önemlisi daha gerçekleşmemiş olaylarla ilgili bile çok fazla düşünerek kişinin kendini negatif bir duruma doğru sürüklemesi gibi olaylar, bu sorunun büyük etkilerindendir.

Bu sorun günümüzde "Overthinking" olarak nitelendirilmektedir. Türkçede "Aşırı Düşünme Veya Fazla Detaylı Düşünme" olarak karşılık bulmuştur.

Önceki kuşaklarda da yüksek ihtimal varlığı olan, tam olarak bu durumu açıklayan bir kelimeye sahip olmayan, günümüzde kendine bir isim kazanmış, en büyük sorunlardan biridir. Kişiyi fiziksel acıdan sonra -hatta bazılarına göre fiziksel acıdan da önce- etkileyen en önemli şey psikolojisidir. İyi bir ruh halinde, kendini huzursuz ya da stresli hissetmeyen bir bilinç hem kendisine hem de çevresine karşı daha verimlidir.  

Özellikle Z kuşağı ve ona yakın kuşakların maruz kaldığı bu sorun, çoğu kişinin dilinde olup, sahiplenilmiş ve ben böyleyim algısı yaratan bir durum haline gelmiştir. Aslında kişinin bu şekilde kabullenmektense yaptığı eylemin kendisine sürekli olarak zarar verdiğini,akan giden zaman içerisinde var olmamış ya da var olmuş ama istendiği gibi gitmemiş olaylara takılı kalıp, boş yere kendinden verdiğini kabullenip bu doğrultuda düşünmeye çalışmalıdır. 

Seyahat için gidilen bir gezi planında yaşanılan aksilikler size planlarınızı iptal edip,otel odasında tüm gün geçirip,başınıza gelen kötü olayları sürekli olarak düşünmeye itmiyor, aksine belki de bir kere geldiğim bir yer olacak yapabileceğim şeylere odaklanmalıyım hissi veriyorsa ölmek için doğulan bu dünyada,hayattaki tüm olayların pozitif bir şekilde ilerlemesi beklenmemelidir.Aksine yaşanılan negatif olaylara takılı kalmamaya çalışıp, kısıtlı zamanda ne kadar var olduğuna, ne kadar iyi şeyler yapabildiğine ve yaşanılan durumlar sonucu kendinde ya da çevrende neler değiştirdebildiğine odaklanılması gerekmektedir.

İclal Buse Gül