Aşık Veysel vefatının 50. yılında Beylikdüzü'nde anıldı

TAKİP ET

Beylikdüzü Belediyesi'nin halk ozanı ve şair Aşık Veysel'in, vefatının 50'nci yılı dolayısıyla düzenlediği 'Basında ve Ustaların Objektifinden Aşık Veysel' fotoğraf sergisi Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi Galeri Bedri Rahmi Salonu'nda sanatseverlerle buluştu.

 

Beylikdüzü Belediyesi’nin halk ozanı ve şair Aşık Veysel’in, vefatının 50’nci yılı dolayısıyla düzenlediği “Basında ve Ustaların Objektifinden Aşık Veysel” fotoğraf sergisi Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi Galeri Bedri Rahmi Salonu’nda sanatseverlerle buluştu.

Açılışında Beylikdüzü Topluluklar Birimi tarafından Aşık Veysel türkülerinin seslendirildiği programa; Beylikdüzü Belediye Başkan Vekili Müslüm Akülker, Aşık Veysel’in torunu Nazender Süzer Gökçe ile gazeteci ve fotoğraf sanatçısı eşi Gürsel Gökçe’nin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. 

AŞIK VEYSEL KİMDİR?

Âşık Veysel Şatıroğlu, 1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde dünyaya geldi. Annesi Gülizar, babası "Karaca" lakaplı Ahmet adında bir çiftçiydi.[1] Veysel'in iki kız kardeşi, yörede yaygınlaşan çiçek hastalığına yakalanarak yaşamlarını yitirdi. Ardından Veysel de yedi yaşında aynı hastalıktan dolayı iki gözünü de kaybetti. Kendi anlatımına göre:

 Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kaydı ve düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım... Çiçek zorlu geldi. Sol gözümde çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan. »
Babasının, Âşık Veysel'e oyalanması için aldığı bağlamayla önce başka ozanların türkülerini çalmaya başladı. 1930 yılında Sivas Maarif Müdürü olarak görev yapan Ahmet Kutsi Tecer ile Kutsi Bey tarafından düzenlenen bir şairler gecesinde tanıştı. Kutsi Bey tarafından verilen destek ile birçok ili dolaşmaya başladı.

Âşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Âşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitüleri'nde saz hocalığı yaptı. 1965 yılında özel kanunla maaş bağlandı. 1970'li yıllarda Selda Bağcan, Gülden Karaböcek, Hümeyra, Fikret Kızılok ve Esin Afşar gibi bazı müzisyenler Âşık Veysel'in deyişlerini düzenleyerek yaygınlaşmasını sağladı. Aşık Veysel'in çocuklarından öğretmen olan Bahri Şatıroğlu, babasının yaşamını gün gün kaleme almış ve pek çok çalışmaya kaynak kişi olarak katılmıştır. Ayrıca babasının saz ve söz geleneğini sürdürmektedir.

Aşık Veysel kültür sanat 50.yıl